Bir kimse, kendi kendine boy abdesti almayı nezreder, ahdederse, o kimsenin verdiği sözü yerine getirerek boy abdestini alması farzdır.
SÜNNET OLAN GUSÜLLERDEN BAZILARI
Peygamber efendimizden @ ve Ehl-i Beyt İmâmlarından @ nakledilen güvenilir rivâyetlere göre bir çok sünnet gusül vardır. Bunlardan en önemlileri ve çokça tavsiye edilenleri ise şunlardır:
1.Cuma guslü: Cuma günü sabah ezanından, öğle ezânına kadar ki zaman içerisinde yerine getirilmesi iyidir.
2.Mübarek Ramazân-ı Şerîf ayının ilk gecesi ve yirmibirinci gecesine kadar ki tek geceler (3.5.7.vs. geceleri gibi.) ve yirmibirinci geceden sonraki bütün gecelerdeki gusül: Bu guslün yapılma zamanı ise, gecenin tamamıdır.
3.Ramazan ve Kurban bayramı guslü: Bu guslün yapılma zamanı ise, sabah ezanından güneş batıncaya kadar ki zamandır.
4.Ramazan bayramı gecesinin guslü: Bu guslün vakti, arefe gününün güneş batmasından, bayram gününün sabah ezânına kadar ki zamandır.
5.Zilhicce ayının sekizinci ve dokuzuncu günlerinin guslü.
6.Receb ayının birinci, on beşinci ve son gününün guslü.
7.Resûlullâh’ın peygamberlik görevi ile görevlendirildiği gün olan, Receb ayının yirmiyedinci gününün guslü.
8.İmâm Ali’nin Peygamber efendimiz @ tarafından müminlere Velî olarak atandığı gün olan “Ğadîr-i Hum Bayramı” gününün guslü. (Onsekiz zilhicce)
9.Ehl-i Beyt-i Mustafâ’nın, Hıristiyanlarla lanetleşmeye çağrıldığı gün olan (Mübâhele günü) Zilhicce ayının yirmidördüncü gününün guslü.
10.Efendiler efendisi Hazreti Peygamberin @ doğum günü olan onyedi Rebîulevvel gününün guslü.
11.İmâm Mehdî (a.f.)’nin doğum günü olan Şaban ayının onbeşinci günü guslü.
12.Nevruz bayramı gününün guslü, Rebîulevvel ayının dokuzuncu gününün guslü, Zilkade ayının yirmibeşinci gününün gusülleri.
13.Yeni doğmuş bir çocuğa verilen gusül.
14.Bedeninden bir yeri, gusül verilmiş bir ölünün bedenine değen kimsenin guslü.
15.İdam edilmiş bir kimseyi, mecbûren ya da tesâdüfen değil de özellikle görmeye giden ve gören kimsenin guslü.
16.Mekke ve Medîne şehirlerine, Mescidül Harâm’a, Mescid-i Nebî’ye ve bütün Ehl-i Beyt’in pâk kabirlerini, haremlerini uzaktan ya da yakından ziyâret etmek amacıyla yola çıkıldığında da gusletmek müstehâb (iyi bir davranış olarak) görülmüştür.
Bunlardan başka daha bir çok sünnet ve müstehâb olan gusüller vardır ki, onlar ayrıntılı olarak Ehl-i Beyt yoluna bağlı âlimlerin daha geniş ve hacimli, kıymetli eserlerinde beyan edilmiştir.
Bir kimse, sünnet ve müstehâb olarak almış olduğu bir gusül ile, namaz ve benzeri, farz olan bir ibâdeti yerine getiremez. Ayrıca abdest alması gerekir.
Alevî; atalara uyan değil, Hakk’a uyandır.
TEYEMMÜM
“...su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm ediniz. Yüzlerinize ve ellerinize ondan (topraktan) sürünüz...” [Maide (5): 6, Nisa (4): 43] âyeti gereğince, bir Müslüman’ın bazı hal ve durumlarda, toprak ile yapmış olduğu temizlik ve almış olduğu abdeste “teyemmüm abdesti ” adı verilir.
İslâm’daki emir ve yasakların maddî ve manevî bir çok faydalarının olduğu şüphe götürmez bir gerçektir. Ancak, bunlara uymaktaki asıl gâye, Allâh’ın rızâsına ulaşmaktır. Teyemmüm olayı da bu açıdan ele alınmalı, yapılan amel temizlikten daha ziyâde, Allâh’ın emirlerine bağlı kalmış olmak şeklinde anlaşılmalıdır.
Bir kimsenin teyemmüm edebilmesi için bir takım şartlar vardır. Şimdi bunları açıklamaya çalışalım.
HANGİ HALLERDE TEYEMMÜM YAPILMALIDIR?
Aşağıda sayılan yedi yer ve halde teyemmüm yapılır:
1-Abdest veya gusüle yetecek miktarda su bulunamadığında. Bir kimse bulunduğu yer itibâriyle önce suyu arayıp bulmaya çalışmalıdır. Yerleşim alanında ise; ümidini kesinceye kadar suyu aramalıdır. Çöl, dağ ve benzeri yerlerde; bulunulan yer düz ve engebesiz ise, dört tarafa iki ok atımı mesâfede suyu aramalı, bulunulan yer engebeli, ormanlık veya meşakkatli bir alan ise dört tarafa bir ok atımı mesâfede su aramalıdır.
Namaz vaktinin dar olması durumunda ise vakit geçirilmemeli, derhal teyemmüm edilmelidir.
2-Su bulunur, fakat ihtiyarlık, hırsızlık, canavar korkusu ve benzeri sebeplerden dolayı suya ulaşılamadığında teyemmüm yapılır.
3-Su kullanıldığı takdirde hasta olunacağından, hasta ise hastalığın şiddetlenip tedavinin güçleşeceği ve benzeri endişe ve korkuların bulunması halinde teyemmüm yapılır.
4-Su kullanıldığı takdirde, susuzluktan dolayı bir insanın ya da bir hayvanın ölümüne sebep olunacaksa teyemmüm edilir.
5-Beden ve elbisesi necis olan bir kimsenin az miktarda suyu olur ve onunla abdest veya gusül aldığı takdirde, beden ve elbisesini yıkamaya suyu kalmayacak ise, su ile beden ve elbisesini yıkar, kendisi teyemmüm eder.
6-Kullanacak su veya su kabının harâm olması halinde teyemmüm edilir. (Meselâ; su veya kap ğasbedilmiş olsa, veya suyu kullanacağı kap altın ise vb.)
7-Abdest veya gusül alındığında, farz olan namazın tamâmı veya bir kısmının vakti geçirilecekse teyemmüm edilmelidir.
TEYEMMÜM NELERLE YAPILIR?
Toprak, çakıl, taş, tuğla, testi, kireç taşı, alçı taşı, mermer taşı ve benzerleri üzerine temiz oldukları takdirde teyemmüm yapılabilir.
Adı geçen şeylerin bulunmaması halinde elbise veya yaygı-halı-kilim üzerindeki toz ile de teyemmüm yapılabilir. Bu da mümkün olmadığı takdirde çamura teyemmüm yapılabilir.
TEYEMMÜM NASIL YAPILIR VE FARZLARI NELERDİR? Teyemmümün farzları dörttür:
1-Niyet.
2-İki elinin içini, üzerine teyemmüm yapılması uygun olan bir şeye vurmak.
3-İki elinin içini, alnın üst tarafından kaşların ve burnun üzerine kadar çekmek.
4-Sol elin içini, sağ elin üzerine bileklere kadar çekmek, sonra da sağ elin içini aynı şekilde sol elin üzerine (avuç içine değil) bileklere kadar çekmek.
Dostları ilə paylaş: |