Örgütümüzün bu bunalım döneminden manevi-siyasal gücünü ve (pratik cephedeki önderlik boşluğuna rağmen) örgüt güçlerinin önemli bir bölümünü koruyarak çıkmayı başarmasında, MYO(144)olarak Ekim çok özel bir rol oynadı. Ekim, daha başından itibaren, I. Genel Konferansın değerlendirmeleri ve öngörüleri ışığında, soldaki tasfiyeci dalgaya karşı sistematik ve tavizsiz bir mücadele yürüttü. Kadroların dönemi bir ideolojik açıklıkla göğüslemesinde belirgin bir rol oynadı. MK bünyesindeki tasfiyeci odağa karşı açık bir savaş ilanıyla birleşememek gibi bir zaaf taşısa da, Beşinci Yıl'a giriş değerlendirmesinde, örgütsel sorunlarımızın en kritik noktası olan “kan uyuşmazlığı” olgusunu açıklıkla ortaya koydu. Çözüm halkası olarak ise, net bir biçimde, önderlik sorunu ve sorumluluklarına işaret etti.