Sermaye’nin ‘94 yılı başında patlak veren krize tepkisi, faturanın işçi sınıfına ve halk kitlelerine çıkarılması oldu. Bu saldırı 5 Nisan Kararları’nda ifadesini buldu. 5 Nisan Kararları önden uygulanarak sonradan onaylatmak üzere İMF’ye sunulan gerçek bir İMF paketi oldu. ’94 yılı başından itibaren peşpeşe gelen devalüasyonlarla TL’nin büyük çapta değer kaybetmesi ile onu 5 Nisan’da izleyen yüksek oranlı zam furyası nedeniyle, halk kitleleri bir anda daha derin bir sefaletin içine itildiler. 5 Nisan’ı izleyen bir yılda bir milyona yakın işçi işini kaybetti. Devlet bütçesinden eğitim ve sağlık gibi zorunlu kamu hizmetlerine ayrılan fonlardan yeni kısıntılar yapıldı ve kestirme bir soygun mekanizması olan dolaylı vergiler artırıldı. Bu yolla sağlanan “tasarruflar”la ya batık bankalar ve şirketler kurtarıldı, ya da kirli savaş bütçesi takviye edildi. Devalüasyon, zam, vergi vb. yollarla halk kitleleri kriz adına soyulurken, aynı gerekçeyle başta otomotiv olmak üzere bazı tekelci şirketlere yeni vergi muafiyetleri sağlandı. Bu arada işçilerin çeşitli sosyal hakları gaspedildi ve kendilerine düşük ücret zammı ya da sıfır sözleşme dayatıldı vb.