Alevi İslam iLMİhali


GUSÜL İKİ ŞEKİLDE ALINABİLİR



Yüklə 1,97 Mb.
səhifə28/87
tarix21.08.2018
ölçüsü1,97 Mb.
#73751
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   87

GUSÜL İKİ ŞEKİLDE ALINABİLİR;





  1. İrtimâsî gusül: Bir kimsenin, irtimâsî gusül niyetiyle bedeninin tamamının suyun içine gireceği bir şekilde, havuz ve benzeri bir yerde yavaş-yavaş veya bir anda suya girmesidir.

Bu şekilde alınan irtimâsî gusülde de bedenden her hangi bir yerin kuru kalmamasına dikkat edilmelidir.

Farz bir orucu tutma durumunda olan, ya da hac ve umre için ihrâma giren kimse irtimâsî gusül alamaz.

2. Tertîbî Gusül: Banyo ve benzeri bir yerde bedenin kuru bir yeri kalmamak üzere, tertîp ve sıraya uygun bir şekilde yıkanılarak boy abdesti almaktır.

2TERTÎBÎ GUSLÜN FARZLARI;

Guslün farzları üçtür;


1-Niyet etmek.

2-Kuru bir yer kalmayacak şekilde bütün bedeni yıkamak.

3-Tertîbe riâyet etmek: Yani önce baş ve boyunu, sonra vücudun sağ tarafını, sonra da sol tarafını yıkamak suretiyle bütün bedeni yıkamak.

CÜNÜB OLAN BİR KİMSE;
Namaz kılabilmek için.

Kabe’yi farz olan tavafı yapabilmek için.



Ramazân orucu ve onun kaza olan orucunu tutabilmek için, mutlak surette gusül abdestini almış olmalıdır.
GUSLÜN BAZI SÜNNETLERİ:


  1. Gusletmeden önce idrar yapmak.

  2. İdrardan sonra istibrâ yapmak.

  1. Gusüle başlamadan önce elleri yıkamak.

  2. Mazmaza yapmak (ağıza su verip çalkamak).

  1. İstinşâk (buruna su vermek).

  1. Suyu isrâf etmeden kullanmak.

GUSÜL İLE İLGİLİ, EHL-İ BEYT İMÂMLARINDAN BİR SÖZ DEMETİ



Aşk yolunun serveri İmâm Cafer Sâdık @ buyurdular; “Bir kadın, erkekler gibi rüyâ görerek ihtilâm olursa, (yani fercinde meni-ıslaklık gelirse) gusletmesi gerekir. Şayet ıslaklık gelmezse gusletmesi gerekmez.”142[142]

Hak erenlerinin önderi İmâm Cafer Sâdık @’a soruldu; “Bir erkek cünüp olduktan sonra, idrârını yapmadan boy abdesti alır, daha sonra da kendisinden meni gelirse ne yapması gerekir?” İmâm buyurdular; “Boy abdestini yeniler.” Soruldu ki: “Kadın, boy abdesti aldıktan sonra ondan meni gelirse ne yapmalıdır?” Buyurdular; “Kadın boy abdestini yenilemez. Çünkü, kadından gelen, kendine âit olan bir sıvı değil, erkeğe âit bir sıvıdır.”143[143]

İmâm Hasan Askerî @ buyurdular; “Abdest ve gusülde mazmaza ve istinşâk farz değil sünnet bir ameldir.”144[144]

Nûr güneşinin Işığı İmâm Muhammed Bâkır @ buyurdu; “Abdest ve gusül, sınırlarını Allâh’ın belirlediği bir ameldir ki, Allâh onlarla kimin kendisine itaat ettiğini, kimin de kendine isyân ettiğini zâhir eder. Şunu biliniz ki, mümini hiç bir şey necis etmez. Dolayısıyla, abdest ve gusülde suyu, yağ sürer gibi dökünüz, harcayınız.” (İsraf etmeyiniz, yani bu amellerinizi sırf bedenî bir temizlikmiş gibi algılama durumuna düşmeyiniz.)145[145]

Âdâbına uygun olarak nasıl boy abdesti alırız?


“Bismillâhirrahmânirrahîm.” diyerek, Allâh’ın adını anar, önce boy abdesti alacağımız mekan yahut vücûdumuzun her hangi bir yerinde necaset, pislik varsa onu yıkar, gideririz. Ellerimizin temizliğinden sonra, sünnet olarak ağzımıza ve burnumuza su verir, daha sonra başımızı ve boynumuzu bir güzel yıkamaya başlarız. Bu arada “Yâ Rabbi! Senin rızân için boy abdesti alarak kalben ve bedenen temizlenmeyi istiyorum.” der, niyet ederiz. Daha önce de belirttiğimiz gibi, niyetin kalb ile yapılması yeterli olmakla birlikte, dil ile de ifâde edilmesi en güzel olanıdır. Sonra, başımızın her hangi bir yerinde kuru yer kalmadığına kanaat getirdiğimizde, sırasıyla vücûdumuzun sağ tarafını, omuzlardan ayaklara kadar güzelce yıkarız. Sol tarafı da aynı şekilde yıkarız. Vücudumuzun hiç bir yerinde kuru alan kalmadığında, yıkandığımız yerden ayrılmak üzere ayaklarımızı tertemiz kılar ve böylece boy abdestimizi tamamlamış oluruz. Boy abdesti alınırken herkes Allâh’a bağlılığı ve sevgisi nisbetinde içinden geldiği şekilde (Özellikle Ehl-i Beyt’ten nakledilen duâlar olması daha uygundur.) Rabbine hamd ve duâlar edebilir.

Kadınlar boy abdesti alırken saçları toplu bir halde ise, saçlarını açmak mecbûriyetinde değildirler. Ancak, suyun deriye ulaşması gerekir. Aksi halde boy abdesti geçersiz olur.


HAYIZ GUSLÜ



Hayız; Kadınların rahminden, belli bir yaşa kadar, genellikle her ay, bir kaç günlüğüne, kan gelmesidir. Bu durumda olan kadına, “hayızlı kadın” denir. Hayız olmaya; âdet görmek, aybaşı olmak, regl olmak vs. de denilir.

Hayız kanı, çoğunlukla koyu kıvamda bir sıvı, sıcak, siyaha çalan veya koyu kırmızımsı bir renkte olur ve baskıyla-hızlı bir akıntıyla dışarı çıkar.

Âdet görmek, bir hanım için tabîi ve normal bir durumdur. Bu hâl Allâh-u Teâlâ’nın insanlığın bir yarısını oluşturan kadınlar için Havvâ annemizden @ beri takdir ettiği bir yazgı ve tekvîni bir kaderdir. Âdet gören bir kadın bu halinden dolayı, dînen ayıplanıp kınanmadığı veya pis kabul edilip dışlanmadığı gibi, Allâh’ın yaratılış fıtratına uygun yapıda bir kul olarak görülür. Ancak, gerek yüce Allâh, gerekse O’nun sevgili Elçisi Peygamberimiz (s.a.a.), kadınları bedenen ve bir kısmını da psikolojik olarak etkileyen bu geçici hallerde bir takım ibâdetleri yerine getirmekten muaf tutmuşlar ve onlara merhamet ile muâmele etmişlerdir. Bu durum, kadınların Allâh ve Resûlü @ katındaki değerlerinin düşüklüğüne değil, bilakis onlara ne kadar yüksek derece ve mertebelerin verildiğinin delîlidir. Zîrâ aybaşı denilen hallerde kadınlar bir takım ibâdetlerini yapmamakla günaha girmiş olmadıkları gibi, o halleriyle Allâh’a itaat içerisinde olduklarından, kendilerine verilen sevap ve mükâfâtı eksiksiz olarak almaya devam etmektedirler.


Yüklə 1,97 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   87




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin