Burjuva siyaset sahnesinin yıllardır değişmeyen bu manzara(43)sı, düzenin yaşadığı siyasal krizin en temel öğesi olan yönetememe krizinin açık bir göstergesi ve ifadesidir. Burjuva düzen partilerinin inandırıcılık krizinin gerisinde, belli bakımlardan RP hariç, tüm ötekilerin aynı politik platformda tekleşmesi vardır. 12 Eylül’ün yarattığı siyasal hukukusal çerçeve, artı Türkiye kapitalizminin aşırı sıkışmışlığı, artı Kürt sorununa ilişkin devlet politikası etrafında “milli mutabakat”, ve nihayet, dış cephede “Yeni Dünya Düzeni” politikalarına ve İMF reçetelerine bağlılık, tüm düzen partilerini aynı çizgide tekleştirmiştir.