Teknik yönleri dışında tutulursa, örgüt sorunu hiçbir zaman kendi başına konulamaz, özü ve esas içeriği yönünden o her zaman ideolojik çizginin bir öğesi, bir türevi olarak ele alınmak zorundadır. Bir örgüt her zaman, yapısıyla, yönelimiyle, kadrolarıyla, faaliyetinin muhtevasıyla, kendisine rehberlik eden ideolojik çizgiye göre şekillenmek zorundadır. Bu çizginin doğasına uygun olmalı, onun ihtiyaçlarına göre biçimlenmeli ve konumlanmalıdır. Ancak bu takdirde kendisini şekillendiren ideolojik çizginin gerçek taşıyıcısı ve onu pratikte gerçekleştirmenin bir aracı olabilir.