Genele hitap eden çalışma ile seçilmiş alanlarda yoğunlaşacak çalışmanın bütünlüğü kurulmalıdır
Bugüne kadarki mahalli çalışmada doğru ele alınamayan, özellikle pratikte dengesi doğru kurulamayan sorunlardan biri de, genele hitap eden politik propaganda-ajitasyon faaliyeti ile, seçilmiş birimler üzerinde yoğunlaşması gereken politik çalışma arasındaki ilişki ve bütünlüktür. Biz devrimci siyasal bir örgütüz. Bizim genele seslenen bir politik çalışmamız her zaman olacaktır, olmak zorundadır. Başka türlü toplum genelinde hissedilen politik bir hareket kimliği sergileyemeyiz. Fakat kuşkusuz bu, özellikle henüz parti öncesi küçük bir örgüt olduğumuz şu evrede, ancak belli vesilelerle önplana çıkacak olan bir çalışmadır. (Toplum düzeyindeki önemli olaylar nedeniyle, ya da örneğin Nevvroz ve 1 Mayıs türünden önemli günler nedeniyle, ya da seçimler türünden özel vesilelerle). Bu nedenle de, ilkin; seçilmiş alanlar üzerinde hergün ve her an sürmesi, sürdürülmesi gereken bir faaliyetin alternatifi değildir. Ve ikinci olarak; biz bu tür bir faaliyeti bile, somutta özellikle çalışmakta olduğumuz birimler ve işçi semtlerinde yoğunlaştırarak sürdürme yoluna gitmeliyiz. Dolayısıyla bu iki faaliyet tarzı birbirleriyle çelişmek bir yana, birbirlerini zorunlu olarak tamamlamak durumundadır. Genel planda sesini du(186)yurmak, tutumunu göstermek gücünde olmayan bir hareketin, somut birim çalışması da kitlelere yeterli güveni veremeyecek, beklenen güç ve etkiyi gösteremeyecektir. Öte yandan ise, genel politik faaliyeti gündelik etkin bir fabrika çalışması ile birleştirmeyi başaramayan bir hareket, genel planda adım ve şiarlarını duyurmayı, çalışma gücünü hissettirmeyi başarsa bile, kitleleri kucaklama, mücadeleye yöneltme, eyleme geçmiş kitlelere önderlik etme yeteneği yine de gösteremez. Herşey bir yana, bunun pratik maddi ortamını bile bulamaz. Zira kitlelerle, ancak onların çalışma ve yaşama alanlarıyla içiçe geçen bir çalışma sayesinde buluşup kaynaşabiliriz. Propaganda-ajitasyon pratik çalışmasıyla içiçe sürmesi gereken kitleleri örgütleme ve mücadeleye yöneltme çalışması da, ancak bu sayede kopmaz bir bütünlüğe kavuşur. Ve kuşkusuz, bizim bugüne kadarki politik çalışmamızda hep zayıf ve eksik kalan, bu ikinci tür çalışma olmuştur. Genele yönelik politik çalışmayı ihmal etmeden, bu ikinci tür çalışmaya, belirlenmiş fabrikalar ya da işletmeler üzerinde özel tarzda yoğunlaşan bir çalışmaya, yeni dönemde özel bir ağırlık vermek zorundayız. Sınıfla bağları geliştirmek, sınıfın ileri unsurlarını kazanmak, örgüt tabanını bu unsurlarla oluşturulacak fabrika hücreleri tabanına oturtmak -tümü de partileşme sürecinin temel pratik-örgütsel boyutlarını oluşturan bu hedeflere de, ancak bu ikinci tür çalışmaya özel bir önem ve ağırlık vererek ulaşabiliriz. Aynı şekilde, “sınıfın bir parçası” olacak bir öncü partiyi de, ancak bu tür bir çalışma içinde yaratabiliriz.