Tüm bu açıklıklar temeli üzerinde geçmiş hareketle köklü bir hesaplaşmaya giren hareketimiz, bunu onun devrimci mirasını sahiplenme, olumlu devrimci değerlerini ve geleneklerini savunma ve onlara işçi sınıfı devrimciliği çerçevesinde daha ileri bir anlam kazandırma çabası ile birleştirmiştir.
Bu perspektif ve çaba içinde, bir yandan, sosyal pratiğin yetersizliklerini ve zayıflıklarını açığa çıkardığı geçmiş platformda ayak direyen tutucu darkafalılıkla mücadele ederken; öte yandan ise, geçmiş hareketin zaaflarını devrimciliğe fatura eden inkarcı liberalizmle mücadele etmiştir. Aradan geçen zaman, komünistlerin tutumunun, geçmişin devrimci mirasını sürdürebilmenin de en uygun yolu olduğunu kanıtlamıştır. Dün geçmiş platformu sürdürmekte darkafalıca ayak direyenler, bugün onun çok çok gerisine düşmüşler, bir çok sorunda dünkü inkarcı liberalizmin ideolojik-politik platformuna sürüklenmişlerdir. (Komünistler bu akibete yıllar öncesinden işaret ettiler ve döne döne uyarılarda bulundular.)