Kadroların devrimci kimliği elbette ideolojik kimlikten ayrı düşünülemez. Zira devrimcilik ideolojik bir içeriktir herşeyden önce. Bir örgütün tutarlı devrimci kadrolara sahip olabilmesinin temel bir önkoşulu, bunu olanaklı kılacak bir ideolojik-politik çizgiye sahip olabilmesidir. Devrimci bir kadronun burjuva ideolojik etkiyi göğüsleyebilmesinin, önüne çıkan çeşitli güçlüklere ve engellere rağmen soluklu davranabilmesinin, her koşul altında davaya bağlı kalarak mücadeleyi sürdürebilmesinin temel bir güvencesidir bu.