Bu zaaf dönemi, dış koşullar temeli üzerinde, fakat bir önceki dönemin hızlı gelişme süreciyle bağlantılıydı. İdeolojik güç ve etkimizin yanısıra, yeni, genç ve gelişme dinamizmi taşıyan bir hareket olmanın cazibesi, saflarımıza önemli bir güç akışı yaratmıştı. EKİM’in biriktirdiği güç ve olanakları kendi ideolojik çizgisi temeli üzerinde etkili bir politik sınıf çalışmasına yönelteceği safhanın olağan güçlükleri, dış koşulların ağırlığı ile de birleşince, zayıf öğelerin dökülmesine uygun bir zemin doğdu. O güne kadar ideolojik mücadele süreci içinde kazandığımız, fikren anlaşmış göründüğümüz kadroların bir kısmı pratiğin sı(119)navından başarıyla geçemedi. Bunlara bir kısım “yönetici” unsurun da dahil olması, bir önderlik zaafiyeti yaratınca, hareketimizin gelişmesi de kaçınılmaz olarak bir süre zaafa uğradı.