Bir yıl sonra gündeme gelen ateşkese eşlik eden ve PKK-PSK Protokolü’nde somut ifadesini bulan yeni politik yönelim, yukarıdaki değerlendirmenin açık bir doğrulanması oldu. Sözü edilen iki temel alternatiften ikincisi doğrultusunda belirgin bir yön değişimine girildiğini gösterdi. Ateşkesi izleyen son iki yılın toplam bilançosu ise, bu konuda herhangi bir tereddüt bırakmadı. PKK başta silahlı direniş olmak üzere tüm mücadelesini ve faaliyetini Türk devletini anayasal bir “siyasal çözüm”e zorlama, buna mecbur etme ana eksenine ve amacına oturttu. Bu beraberinde iç ve uluslararası politikada bir dizi yeni ideolojik-politik açılım ve yaklaşım getirdi.