Ve nihayet, geleneksel hareketten kopuşu yeni bir örgüt kültürünü geliştirmek sahasında da gerçekleştirmek için mücadele ettiler. Bu konuda geleneksel küçük-burjuva örgütlerin olumsuz pratiğinden olduğu kadar, uluslararası komünist hareketin yaşadığı bürokratik yozlaşmanın derslerinden de öğrenmeye çalıştılar. Elbette devrimci bir örgüt yaşamı ve değerler sistemi yaratma sorununu sağlam bir ideolojik çizgi, militan bir devrimci mücadele pratiği ve devrimci sınıfla kopmaz bağlar biçimindeki temel önkoşullardan ayrı ele almak hatasına düşmediler. Ancak bu sayede sağlam ve kalıcı bir temele oturabileceği gerçeğini gözden kaçırmaksızın, örgüt içi yaşamı düzenleyen ilke ve esaslara, gelenek ve değerler sistemine özel bir önem verdiler. Bu çaba, daha şimdiden bize geleneksel örgütlerden farklı bir değerler sistemi ve davranış pratiği kazandırmış bulunmaktadır.