About their problems. They try to find answers for their problems together. For example

care  i. endişe, dert, tasa, kaygı, dikkat, bakım, özen f. umursamak, istemek, endişe etmek

commit suicide  intihar etmek.

confidential  (s.) mahrem, gizli; güvenilir. confidentially (z.) güvenerek; Sır olarak.

distress (i.), (f.) dert, sıkıntı, üzüntü, keder, ıstırap

establish (f.) kurmak, tesis etmek; saptamak

except for  1. olmasaydı: I´d be there, except for this. Bu olmasaydı orada olacaktım. 2. dışında, -den başka:

indoctrinate  (f.) herhangi bir düşünce sisteminin esaslarını öğretmek; telkin etmek, (fikir) aşılamak

preach at  uyarida bulun

publicity  (i.) alenilik, aleniyet, herkes tarafından bilinme; şöhret; ilan etme, reklâm; umuma açık olma; tanıtma.